Dünya genelinde antibiyotik direncine bağlı ölümler hızla artıyor. 2050 yılına kadar, bu bakterilere karşı geliştirilen ilaçların etkisiz hale gelmesi sonucu 39 milyon insan hayatını kaybedebilir. Ancak etkili tedbirler ve yeni ilaçların geliştirilmesiyle bu kayıpların önemli bir kısmı önlenebilir.
ANTİBİYOTİK DİRENCİNİN KÜRESEL ETKİSİ
Antibiyotikler, hem sağlık hem de tarım sektörlerinde yaygın olarak kullanılıyor. Ancak bu yaygın kullanım, bakterilerin zamanla bu ilaçlara karşı bağışıklık kazanmasına yol açıyor. Dirençli bakteriler, mevcut tedavilerin yetersiz kalmasına neden olarak hastalıkları tedavi etmeyi zorlaştırıyor ve ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor.
KÜRESEL ÖLÜM ORANINDA ARTIŞ GÖZLENDİ
2019 yılında antibiyotik direncine bağlı ölümler 1.27 milyona ulaştı. 2021’de bu rakam bir miktar düşüş gösterse de, COVID-19 önlemleri nedeniyle diğer enfeksiyonların azalmasının geçici bir etkisi olduğu düşünülüyor. 2050 yılına kadar bu rakamın 1.91 milyona ulaşması bekleniyor.
GENÇLER VE YAŞLILAR ARASINDA FARKLAR VAR
Çalışmada, 1990 ve 2021 yılları arasında 5 yaş altı çocuklarda antibiyotik direncine bağlı ölümlerde %50 oranında bir düşüş yaşandı. Bununla birlikte, 70 yaş üstü bireylerde ölümler %80 oranında arttı. Bu, aşılar ve gelişen sağlık hizmetlerinin çocuklarda etkili olduğunu, ancak yaşlı nüfusun hâlâ büyük risk altında olduğunu gösteriyor.
GELECEK SENARYOLARI KORKUTUYOR
Araştırmanın en olası senaryosuna göre, antibiyotik direncine bağlı ölümler 2050’de yıllık 1.91 milyona ulaşacak. Ancak yeni antibiyotiklerin geliştirilmesi ve sağlık hizmetlerine erişimin artırılması gibi önlemler alınırsa, bu ölümler önemli ölçüde azaltılabilir. Geliştirilecek tedavilerle 11 milyon ölüm engellenebilir.
Uzmanlar, özellikle düşük gelirli ülkelerde temel sağlık altyapısının güçlendirilmesinin ve yeni tedavi yöntemlerinin yaygınlaştırılmasının önemini vurguluyor. Antibiyotik direncine karşı küresel bir mücadele olmadan, bu sorunun çok daha ciddi sonuçlara yol açabileceği belirtiliyor.
